Modern fiziğin son yüzyıl içinde ilgilendiği temelde iki alan vardır. Genel Görelilik ve kuantum mekaniği. Her iki alandaki keşiflerimiz yüzlerce kez test edilmiş ve mükemmel bir tutarlık içinde çalıştıkları görülmekte. Fakat ilginç olan şu ki, bu iki fizik alanı ayrı dünyalar gibi görünmekte. Genel Görelilik bize eğri uzayı ve cisimlerin hareketini anlatırken, kuantum mekaniğine göre parçacıklar sanki düz bir uzayda tüm aktivitesini yapmakta gibi görünüyor.
Büyük ölçekli cisimlerin, örneğin; Güneş sistemindeki gezegenlerin tüm hareket ve yörünge hesaplamalarını Genel Görelilik ile açıklayabiliyoruz. Ölçek, atom düzeyine indirildiğinde ve tabi ki atomun kütlesinin çok düşük olması nedeniyle, eğri uzay yerine düz uzaymış gibi düşünmek zorunda kalıyoruz. Her ikisinin aynı anda ele alınmasını sağlayan bir kurama gerek var mıdır? Aslında içinde bulunduğumuz fiziksel evrenin işleyişini anlayabilmek için gerekli görünmüyor gibi dursa da sıra dışı durumları anlamlandırmak ve mekaniğini çözmek için gerekli olabilir. Her iki durumun aynı anda dikkate alınması muhtemel yerlerin başında karadelikler ve Büyük Patlama gelmekte, diğer muhtemel adaylar arasında karanlık madde ve karanlık enerjiyi sayabiliriz. Dikkat ettiyseniz, özellikle ilk ikisine "tekillik veya Genel Göreliliğin çöktüğü alan" diyerek geçiştirdiğimiz bu saydıklarımıza net, kesin ve emin olabildiğimiz cevaplar üretmek şu an için neredeyse imkansız görünüyor. Genel Görelilik ve kuantum mekaniğini birlikte ele alabilen bir kuram, bizim için Kaf Dağı'nın ardında görünen sorulara cevap üretmemizi sağlayabilir.
(...)