Evren'de sayıca en sık bulunan dördüncü, kütlece en çok bulunan üçüncü element olan oksijen, gerçekten de günümüzde canlılık için "her şey" olan elementlerden birisidir. Bugün olmaksızın birkaç dakikadan... Daha fazla göster
Evren'de sayıca en sık bulunan dördüncü, kütlece en çok bulunan üçüncü element olan oksijen, gerçekten de günümüzde canlılık için "her şey" olan elementlerden birisidir. Bugün olmaksızın birkaç dakikadan uzun hayatta kalamadığımız gerçeğini düşündüğümüzde, bundan birkaç milyar yıl önce bu element gezegenimizi fotosentez sayesinde doldurmaya başladığında, canlılık tarihinin gördüğü en müthiş yok oluşa neden olduğunu öğrenmek şaşırtıcı gelebilir. Çünkü oksijen, aslında çok güçlü bağlar kurabilen bir elementtir ve oksijenli ortamda yaşamaya uygun şekilde evrimleşmemiş canlılar için kusursuz bir zehirdir.
Gerçekten de, evrim tarihinin ilk kitlesel yok oluşlarından birisi, günümüzden 2.4 milyar yıl önce Büyük Oksitlenme Olayı olarak bilinen bir olay sonucu yaşanmıştır. Fotosentez, bu tarihten 200 milyon yıl kadar önce (günümüzden 2.6 milyar yıl kadar önce) evrimleşmeye başlaması sonucunda, atmosferde müthiş hızlı bir oksijen birikimi yaşanmıştır. Ancak dönemin canlılarının neredeyse tamamı anaerobik, yani oksijen toleransı bulunmayan, oksijensiz ortamlarda yaşayabilen canlılardı. İçlerinde sadece ufak bir kısım oksijene toleranslıydı (canlılık içerisindeki varyasyonları unutmayınız). Oksijenin bu hızlı birikimi, bu canlıların hepsini zehirlemeye ve öldürmeye başladı. Kısa sürece dönemin canlılarının atmosferle temas edebilen canlılarının büyük bir kısmı yok oldu. O dönemde gezegenimiz halen tek hücreli bakteriler tarafından donatıldığı için bildiğimiz anlamıyla "ardında kemikler ve bariz izler bırakan" bir yok oluş olmadı bu; ancak yine de sayısız türün sonunu getirdi. Bu canlılar arasından sürece ayak uydurabilen ve oksijene bir miktar toleranslı olanlar hayatta kaldı, seçildi ve çoğaldılar. Böylece öncelikle oksijen toleranslı canlıların popülasyonları genişledi, sonrasında ise artık atmosferi dolduran oksijene tamamen bağımlı canlılar evrimleşti. Bu evrimsel süreci kayaçlardaki izlerden ve minerallerden adım adım izlememiz mümkündür.
(...)